19 Nisan 2020

Büyüklere Masallar



Bir varmıışşş, bir yokmuş! Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben anamın beşiğini tıngır-mıngır sallar iken bir zamanlar ne dünyamız, ne güneşimiz, ne de diğer yıldızlar ve galaksiler varmış. Sadece aklın alamayacağı bir “hiç”lik varmış. (Aklımız hala almıyor çünkü “hiç”liğin ne olduğunu bilmiyoruz. Neyse!)

Gel zaman git zaman derken bu “hiçlik” içinde sonsuz küçüklükte (artık ne demekse!) “bişii” varmış (Onun ne olduğunu kimse bilmediği için “bişiii” adını ben verdim. Bilim ödülü bana verilmelidir). Artık nasıl olmuş, onu oraya kim koşmuş gibi soruların cevaplarını bilmesek de varmış işte, varmış. Sonraları bu masalın hayranları “Hiç”lik içindeki bu sonsuz küçük “bişiii”ye “Tekillik” adını vermişler! (Bilim ödülüme göz koyan şerefsizler, görürsünüz siz!)

Şu an evrende bulunan her ne varsa, Amerikalı teorik fizikçi ve kozmolog Alan Guth’a göre bir protondan daha küçük olan ve patlayan “bişiii”nin içindeymiş. Madde, saniyenin trilyonda birinin trilyonda birinin milyarda biri kadar bir sürede, trilyon kere trilyon kere trilyon derece sıcaklığındaymış.

Tamamen “Hiç” içindeki bu “sonsuz küçük bişii” beklemekten sıkılmış olacak ki, “Yeter artık, sıkıntıdan patlayacağım!” diyerek isyan etmiş ve patlamış! Patlama ki, öyle-böyle değil yani! Sesi taaaaa Fizan’dan duyulmuş, “Abi o ne patlamaydı yaa! Kulaklarımın zarı patlayacak sandım.” diyenleri gördüm ben!

İşte patlamadan hemen sonra etraf darma-duman olmuş! Gazlar, tozlar oluşmuş, sonra bunlar bir araya gelerek yeni yeni bileşimler oluşturmuş, sonra onlar da birleşerek yıldızları oluşturmuş, yıldızlar da kümeleşmiş galaksileri oluşturmuş.

Yaa, işte böyle… Hadi, herkes gitsin uyusun.

19 Nisan 2020
Yorumlayın Paylaşın :)

Paylaşan: verified_user

0 Post a Comment: