Bir "Felaket"(!) Tellallığı: Hollanda Karıştı!

 

Yaklaşık üç hafta önce Twitter'da bir video görmüştüm. Bu videoda Almanya'da 250-300 kadar doktor ile yine 250-300 kadar avukat COVID-19 sahtekarlığına karşı bir protesto yürüyüşü yapmıştı. 600 civarındaki bu insanların doktor bölümü, COVID-19'un bir sahtekarlık olduğunu, asıl tehlikenin aşı ile başlayacağını bilimsel verilerle açıklarken beraberindeki hukukçular da bu salgınla ilişkisi olan ilaç kartelleri ve sözcüleri hakkında "İnsanlık suçu işledikleri" gerekçesiyle uluslararası suç duyurusunda bulunacaklarını belirtmişlerdi.

Ses ancak sınırlı sayıda insana ulaşabildi, ki zaten bunların çoğu da sessiz kalmayı seçti.

Geçen hafta İtalya'da 70 bin kişi sokaklara döküldü, bu doğrultuda protesto yaptı. Bu gösteri doktor ve hukukçuların protestosuna göre daha iyi ses getirdi.

İki hafta kadar önce Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko basına verdiği özel demeçte, "Ülkemde bir tane bile COVID-19 yüzünden ölen yoktur, çürkü COVID-19 diye bir virüs yoktur" açıklaması yapmıştı.

Son on gün içinde bu aşı yüzünden ölenlerin sayısı bilinmiyor!

İki gündür Hollanda kaynar kazana döndü. Protestocular başta polis araçları olmak üzere kolada, elmada, muzda, meyve sularında bile "COVID-19 var" şeklinde karar veren test(!) merkezlerini paramparça ettiler. Belediye başkanı, "Böyle giderse iç savaş kaçınılmaz olur" dedi. Almanya, Hollanda'daki protestolardan ürktüğü için "Hava sahamızı sıfırlayabiliriz." dedi.

Avrupa merkezli olarak Fransa halkı ayağa ha kalktı, ha kalkacak... Ayağa kalktığı zaman peşinden Portekiz halkı ayaklanınca bu defa da Alman ve İtalyan halkları onlara eşlik edecek.

Asya merkezli olarak ilk fitili ateşleyenin Güney Kore olacağını buna hemen Vietnam'ın ekleneceğini sanıyorum. ABD ilk kez böyle bir protesto yapacak ve bu da tüm kıtayı saracak. Afrika kıtasında Mısır ya da Cezayir ilk kıvılcım olacak gibi duruyor ve dünya genelinde çok olumsuz koşullar oluşturulacaktır. Bunun başında elektrik kesintisi var.

Ne yapılması konusundaki düşüncemi mi soruyorsunuz?

Evlilik programlarını izlemeye, kıçımıza su kaçınca orucumuzun bozulup bozulmayacağı konusundaki araştırmalarımıza, kadın dövmenin ve çocuklara tecavüz etmenin tekniklerini öğrenmeye hız kesmeden devam etmeliyiz!