29 Mayıs 2019

Kirle(n/t)menin Dolu-Dizgin Durumu

 


Nazım Hikmet, bizzat yaşayarak öğrendiği bir tespiti dizeleştirerek "Hürriyete Dair" isimli şiirine şöyle aktarmıştı:

"(…)
Bursa'da havlucu Recep’e,
Karabük Fabrikası'nda tesviyeci Hasan’a düşman.
Fakir köylü Hatçe kadına, ırgat Süleyman’a düşman.
Sana düşman, bana düşman.
Düşünen insana düşman.
Vatan ki, o insanların evidir;
Sevgilim onlar vatana düşman!"


Sistemin emrindeki kimi psikiatrlar ve sosyologlar, ülkedeki sosyolojik yapıyı muazzam bir hızla ama tiksindirici boyutta değiştirmeye devam ediyor. İnsan olduğunu samimiyetle söyleyenlerin bu tiksindirici sosyal mühendislik karşısında gösterdikleri tepki ise oldukça yetersiz durumda. Düne kadar olumlu olan kimi davranışlarımız bugün bizlere korku olarak dönmüş, olumlu değerlerden uzaklaşmış ve yine daha düne kadar yoğun toplumsal tepki çeken davranışlar ise kanıksamaktan da öte benimsenir olmuştur.  Örneğin karşılaştığımız küçük çocuklarla şakalaşır, başını-yüzünü okşar, kimi zaman da öperdik. Bu güzel davranışımız şimdi bizlere korku olarak yansımakta, çocukları görünce başımızı başka yöne çevirmekteyiz. Daha düne kadar çocuklara yönelik bir cinsel taciz durumunda yerimizden ok gibi fırlar ve o sapığa toplumsal olarak tepki gösterirdik. Şimdi gösteremiyoruz!

Bundan yedi sene önce, 2012 Şubat’ının başlarında dönemin Başbakan’ı olan şimdiki diktatör, polemiğe girdiği Kemal Kılıçdaroğlu’na, "Dindar nesil yetiştireceğiz. Muhafazakâr demokrat partisi kimliğine sahip bir partiden ateist bir gençlik yetiştirmemizi mi bekliyorsun?" demişti. Gelinen aşamada yetiştirdikleri "dindar nesil" tam da kendi ahlak(sızlık)larına uygun meyveleri artık açıktan vermeye başlamış durumda. Eşine işkence yapan erkekler sıradan bir ifade ile salıverilmekte, suçüstü yakalanan pedofiller adeta alkışlar eşliğinde salıverilmekte fakat bunlara karşı çıkanlar ise tutuklanmaktadır ki bunun on binlerce örneği yaşandı, yaşanıyor… Ensest ilişkilerde ise Arabistan ve İran’ı geçmek üzereyiz!

Siyasal iktidarın en billur hallerinden biri fotoğrafını gördüğünüz Abdullah Şevki isimli lağım böceğidir. Bu böceğin yazdığı "Zümrüt Apartmanı" isimli paçavradan bir kesit var.

Okuyalım, tanıyalım, en uygun tepkimizi gösterelim çünkü Alman Papaz Martin Niemöller’i taklit etmek sadece bize kaybettirir.

Sadece bize!

29 Mayıs 2019
 

Yorumlayın Paylaşın :)

Paylaşan: verified_user

0 Post a Comment: